Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Kadın ve Erkek Arasındaki 22 İlginç Fark
Evet. Dilencilere para verdiğimizde belki vicdanen kendimizi daha rahat hissediyor olabiliriz ancak dilencilik sektörünü geliştirmekten başka bir şey yapmıyoruz.
Bir iş kurduğunuzu düşünün. Vergi vermiyorsunuz. Hijyene dikkat etmenize gerek yok. Sigorta şartı yok. Çoğu zaman sadece oturmaktan başka hiçbir şey yapmıyorsunuz ve sadece etrafa bakıyorsunuz. Bu işi yaparak para kazandığınızı düşünsenize. O işi bırakıp başka bir iş yapar mıydınız?
İşte “günümüzde” dilencilik sektöründe çalışanların da yaptığı şey tam olarak bu. Amaçları geçimini asgari düzeyde sağlamak değil. Para kazanmak.
2-3 yıl kadar önce bir bankanın ATM’sine para yatırdıktan sonra evime dönmek üzere yolun karşısına geçtim ve yürümeye koyuldum. Ancak henüz karşıya geçer geçmez yanıma 30 yaşlarında bir kadın yaklaştı ve “Yanlış anlamayın, ben dilenci değilim.
Sizden para istemiyorum. Eşim şehir dışında çalışıyor ve çocuğum hasta. Ona doktorun verdiği mamadan almam gerekiyor ama param yok. Beraber eczaneye gitsek siz alır mısınız?” dedi.
Ben de prensipte dilencilere para vermeyen ancak yardıma muhtaç birine el uzatmayı tercih eden biri olarak tamam dedim ve yürümeye başladık. Yürüme aşamasında dualar ediliyor. Teşekkür ediliyor. Hali hazırda 1-2 eczane geçtik ancak yürümeye devam ediyoruz.
Sonunda sordum mamayı alacağımız eczane nerede diye. Kadın da normal eczanelerde daha pahalı olduğunu, biraz daha ileride toptancısı olduğunu ve orada daha ucuz olduğunu söyledi. Neyse bari biraz daha az para veririm düşüncesiyle biraz daha yürüdük ama 200-300 metre yürümemize rağmen hala varamadık ve evimin güzergahından uzaklaşmaya başladık.
Artık yürümekten sıkılıp parasını vereyim de yoluma gideyim düşüncesiyle mamanın fiyatını sordum. Cevap olarak ise normalde 90 TL ancak gideceğimiz yerde 60 TL olduğunu söyledi. Asıl amaç da buydu. İnsanları sıkılana kadar yürütmek ve sonra da mama parasını alıp işine bakmak.
Muhtemelen verdikten sonra da keriz muamelesi görecektik arkadan. 30 TL civarı bir şey deseydi belki biraz tereddüt edecek ama verecektim parasını ama 60 TL’yi duyunca bu işin içinde bir iş var diye düşünerek üzerimde o kadar para yok dedim ve yoluma gittim. Arkamdan söyleniyordu ama ne dediğini tam anlamadım.
Şimdi bu kadının gerçekten mamaya ihtiyacı olsaydı karşımıza çıkan ilk eczaneye girip mamayı almamız gerekirdi. Ben zaten niyetlenmişim.
Eczaneye girdikten sonra, yok bu pahalıymış ben alamam diyemem. Bir ikincisi zaten gerçekten ihtiyacın olsa yardım talebini direkt eczacıya iletirsin. Yoldan geçen birini çevirip sormak neden? 5 eczaneye girsen elbet 1 tanesi verir istediğini.
Bu tarz taktikleri deneyen insanlar, kendini polis diye tanıtarak milleti dolandıranlarla, yolda kaldım diyerek 1 lira isteyenlerle, doktora geldim muayene ücretine param yetişmedi diyenlerle hep aynı insanlar. Sokaklarda gördüğümüz dilenci kadınların kocaları belki de aynı zamanda telefonla birilerini arayıp biz polisiz diye başkalarını dolandırmaya çalışıyor.
Şimdi diyeceksiniz ki gerçekten ihtiyacı olan da mı yok? Hayır yok. Suriyeli desen, kurulan çadır kamplarında kalan neredeyse kalmadı. Hepsi şehirlere dağılmış aylak aylak geziyor. İnsan neden dilenir. Karnını bile zar zor doyuruyordur. Şimdi ben iyi giyinimli halimle bile herhangi bir lokantaya girsem: “Abi karnım acıktı ama hiç param kalmadı. Bi tas çorba verir misin?” desem. Tereddüt edeceğini sanmıyorum.
Günümüzde sokakta sizden para isteyen herkes gözünü cebinizdeki paraya dikmiş kimselerdir. Engellileri var çalışamayacak durumda olanlar var derseniz de şuanda %40 üzeri engelli insanlara devlet maaş bağlıyor. Buna rağmen dilenenler hem o maaşı alıp hem de sizin paranıza göz koyanlar.
Sokakta her gördüğünüz dilencilere para vermeyin. Vaktiniz varsa götürün bi lokantaya yemek yedirin. Yok sen parasını ver ben yerim derse zaten niyeti bellidir.
Bizi kandırmaya çalışan bir başka sektöre de Sokak Röportajları Ülkemizdeki İlginç Gerçeği başlıklı yazımızda değindik. İsterseniz bir göz gezdirebilirsiniz.
Yorum Yaz